13.09.2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan 85 sayılı Cumhurbaşkanlığı kararı ile Türk Parasının Kıymetinin Korunması Hakkında 32 Sayılı Karar’da (“Karar”) değişiklikler yapılmış ve Türkiye’de yerleşik kişilerin kendi aralarında yapacakları bazı sözleşmelerde, sözleşme bedeli ve sözleşmeden doğan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinde yahut dövize endeksli olarak kararlaştırılamayacağı belirtilmiştir. 06.10.2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2008–32/34)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Tebliğ No: 2018–32/51) (“Önceki Tebliğ”) ile düzenlemenin kapsamı belirlenmiş ve Türk Lirası cinsinden bedellerin hangi esaslara göre belirleneceği açıklığa kavuşturulmuştur. 16.11.2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2008–32/34)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Tebliğ No: 2018–32/52) (“Tebliğ” ve/veya “Yeni Tebliğ”) ile kapsam ve esaslar gözden geçirilerek detaylandırılmış ve yeniden düzenlenmiştir.
Anılan değişiklikle;
-Önceki Tebliğ’de döviz cinsinden tahsili yapılmış ve/veya gecikmiş alacakların, diğer deyişle; 13.09.2018 tarihiyle birlikte yasak kapsamına giren sözleşmelerden doğan ve muaccel hale gelmiş alacakların Türk Lirası olarak yeniden belirlenme zorunluluğunun bulunmadığı hükmü yer almaktadır. Bu hükme; gayrimenkul kira sözleşmelerine ilişkin depozitolar ve sözleşmelerin ifası için dolaşıma girmiş kıymetli evraklarda bedelin Türk Lirası olarak yeniden belirlenmesi zorunluluğunun bulunmadığı hususları eklenmiştir.
–Taşımacılık faaliyetlerine ilişkin hizmet sözleşmelerinin akaryakıt fiyatına endeksli olarak yapılması mümkün hale gelmiştir.
-Önceki Tebliğ’de; Türkiye’de yerleşik kişilerin yurtdışındaki ofis, şube, temsilcilik, irtibat bürosu, işlettiği veya yönettiği fonlar ile doğrudan yahut dolaylı olarak yüzde elli ve üzerinde pay sahipliklerinin bulunduğu şirketler Türkiye’de yerleşik sayılmıştır. Bu kurala bir istisna eklenerek; bu sözleşmelerin ifa yerinin yurtdışında olması halinde Türkiye’de yerleşik sayılmayacağı ve döviz bazında sözleşme yapılabileceği belirlenmiştir.
-Yeni Tebliğ ile birlikte 32 Sayılı Kararın Geçici 8. maddesinin yürürlük tarihinden, yani 13.09.2018 tarihinden önce;
a) keşide edilmiş ve halihazırda dolaşımda bulunan kıymetli evraklarda döviz cinsinden belirlenmiş bedelin,
b) akdedilmiş bulunan taşıt kiralama ve yolcu taşıma amaçlı ticari taşıt satış sözleşmelerine ait döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak belirlenmiş sözleşme bedeli ve diğer ödeme yükümlülüklerinin,
c) akdedilmiş bulunan menkul ve gayrimenkullere ilişkin finansal kiralama sözleşmelerine ait döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak belirlenmiş sözleşme bedeli ve diğer ödeme yükümlülüklerinin
Türk Lirası cinsinden belirlenme zorunluluğu ortadan kaldırılmıştır.
Önceki Tebliğ’de belirtilen “Türkiye’de yerleşik kişiler; kendi aralarında akdedecekleri, konusu serbest bölgeler dahil yurt içinde yer alan gayrimenkuller olan, konut ve çatılı iş yeri dâhil gayrimenkul kiralama ve satış sözleşmelerinde sözleşme bedelini ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştıramazlar.” hükmünde yer alan “serbest bölgeler dahil” ibaresi ile “Türkiye’de yerleşik kişilerin; kendi aralarında akdedecekleri, iş makineleri dâhil taşıt satış ve kiralama sözleşmeleri dışında kalan, menkul satış ve kiralama sözleşmelerinde sözleşme bedelini ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırmaları mümkündür.” hükmünde yer alan “iş makineleri dahil” ibaresi Yeni Tebliğ ile mevzuattan çıkarılmıştır. Yapılan değişiklikler ile serbest bölgelerde yer alan gayrimenkuller ve iş makinelerinin kiralama ve satış işlemlerinin istisna kapsamında yer alıp almayacağı hususu tartışmalı bir hale gelmiştir.
Yeni Tebliğ ile Önceki Tebliğ’de yer almayan bazı sözleşmeler istisna kapsamına eklenmiş, halihazırda istisna kapsamında bulunan bazı sözleşmelerin ise kapsamı genişletilmiştir. Yeni Tebliğ ile aşağıdaki sözleşmelerde, sözleşme bedelinin ve diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden yahut dövize endeksli olarak belirlenebilmesi mümkün hale gelmiştir:
-Türkiye’de yerleşik taraflar arasında akdedilen; döviz cinsinden maliyet içeren eser sözleşmeleri,
-“Türkiye’de yerleşik bulunan fakat Türk Vatandaşı bulunmayan yabancılar” veya “dışarıda yerleşik bulunan kişilerin Türkiye’de bulunan şube, temsilcilik, ofis, irtibat bürosu, doğrudan veya dolaylı olarak yüzde elli ve üzerinde pay sahipliklerinin veya ortak kontrol ve/veya kontrolüne sahip bulunduğu şirketlerin” gayrimenkul satış sözleşmelerinde ALICI veya gayrimenkul kiralama sözleşmelerinde KİRACI olarak tarafı bulunduğu gayrimenkul satış veya kiralama sözleşmeleri,
-T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan belgeli konaklama tesislerinin işletilmesi amacıyla kiralanmasına ilişkin gayrimenkul kiralama sözleşmeleri,
–Gümrüksüz satış mağazalarının kiralanmasına ilişkin gayrimenkul kiralama sözleşmeleri,
-Türkiye’de yerleşik kişilerin kendi aralarında yapacakları iş sözleşmelerinden; Gemi adamlarının taraf olduğu iş sözleşmeleri ve yurtdışında ifa edilecek iş sözleşmeleri,
–Türkiye’de başlayıp yurtdışında sonlanan, yurtdışında başlayıp Türkiye’de sonlanan veya yurtdışında başlayıp yurtdışında sonlanan Türkiye’de yerleşik taraflar arasında akdedilen tüm hizmet sözleşmeleri,
-“Dışarıda yerleşik kişilerin Türkiye’de bulunan; şube, temsilcilik, ofis, irtibat bürosu, doğrudan veya dolaylı olarak yüzde elli ve üzerinde pay sahipliklerinin veya ortak kontrol ve/veya kontrolüne sahip bulunduğu şirketler” ile “serbest bölgedeki faaliyetleri kapsamında serbest bölgelerdeki şirketlerin” işveren veya hizmet alan olarak tarafı bulundukları iş ve hizmet sözleşmeleri,
-Kamu kurum ve kuruluşlarının taraf olduğu döviz cinsinden veya dövize endeksli ihaleler, sözleşmeler ve milletlerarası antlaşmaların ifası kapsamında gerçekleştirilecek olan projeler dahilinde; yükleniciler, görevli şirketler ve bunların sözleşme imzaladığı tarafların 3. taraflarla akdedecekleri sözleşmeler (gayrimenkul kiralama dahil; gayrimenkul satış ve iş sözleşmeleri hariç),
-Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun kapsamında gerçekleştirilen işlemlere ilişkin olarak taraflar arasında yapılan sözleşmeler ile yine aynı işlemlere ilişkin bankayla yapılan sözleşmeler.
İncelenen değişiklikler ticari hayatın olağan akışı göz önünde bulundurularak gerçekleştirilmiş olup, bundan sonra da özel sektör paydaşlarının talepleri dikkate alınarak ve ihtiyaçlar gözetilerek yeni düzenlemeler yapılacağı düşünülmektedir.